Mutfağımızda kullandığımız o şahane aromalı, lezzet deposu baharatlar yemekleri lezzetlendirmeden öte, sağlığımızı da doğrudan ilgilendirmekte. Bazı bitkiler ve baharatların ise bağışıklık sistemimizi güçlendirmesi için, düzenli olarak tüketilmesi gerekmekte. Geçen hafta ZTBB'de (Zeytinburnu Tıbbi Bitkiler Bahçesi) düzenlenen ve Biyolog Arzu Yakut'un yönettiği "Kışa Hazırlık" başlıklı etkinliğe katıldım. Etkinliğin amacı kışa girerken, salça, konserve, salamura ve reçel gibi kışlık gıdaları katkı maddesiz, sağlıklı ve doğru yöntemlerle hazırlamak. Orada uygulamalı olarak hazırladığımız kışlık yiyecekleri de sizlerle teker teker paylaşacağım. Ama öncelikle baharatların hiçde yabana atılmayacak faydalarını aktarmak istedim.

Mutfaklarımızın vazgeçilmezi, birçoğu antibakteriyel özelliğe sahip taze baharat/ otlar (özellikle dereotu) ya çabuk bozulur, ya da devamlı kullanmadığımız için istediğimiz an elimizin altında bulunmaz. Hemen gidip en yakın marketten almak kolay, ama kapağını açıp derin dondurucudan almak daha da kolay. Hadi hemen şimdi taze otlarımızı donduralım lazım olduğu zaman çıkarıp kullanalım.

Bu sene balkonumda bolca nane, maydanoz ve fesleğen yetiştirdim. Neredeyse bütün yaz maydanoz dışında hiç nane ve fesleğen satın almadım. Baharatsız bir mutfak ve yemek düşünemem bile. Bir de bu kadar çeşitli aromada taze otlara sahipken. Üstelik küçücük miktarları bile yemeklerimize büyük tatlar katarken. Mevsiminde tazesini, diğer zamanlarda da kuru olarak tükettiğimiz baharatları kışa girerken saklamanın tam zamanı. Bir de taze aromatik baharatları (sos yaparken veya marine de) kullanırken onları ezerek yağlarını çıkarırsanız daha fazla aroma elde edersiniz. Aynı şey kuru baharatlar içinde geçerli. Onları da kullanmadan önce elinizde iyice ezerek, lezzetlerini ve aromalarını dışarıya çıkarmalarını sağlayın.