Çocuklarla keyifli bir yemek atölyesi

Herşey facebook sayfama gelen bir maille başladı. Ardından maili yazan, aynı zamanda da Minik Fırın atölyesini hazırlayan sevgili Pelin'le yazışmaya başladık ve geçen hafta kendimi Edirnekapı'da Hattat Rakım Paşa İÖO öğrencileriyle kısır yaparken buldum. Önce eller yıkandı, önlükler takıldı. Ardından görev bölümü yapıldı ve malzemeler hazırlandı. Bu arada çocuklara kullanılan malzemelerle ilgili bol bol bilgi verildi. Sevgili Pelin'in Sulukule Gönüllüleri Derneği ile birlikte hazırladığı bu çalışmalar çocuklar için öğretici ve eğlenceli olduğu kadar benim için de aynı şekilde keyifli geçti. Yazının devamında o civardaki çocuklarla yapılan atölye çalışmalarının amacını ve Pelin'in sizlerle paylaşmak istediklerini de eminim keyifle okuyacaksınız. Ben de, böyle bir etkinliği paylaşmama vesile olduğu için sevgili Pelin'e tekrar teşekkür ederim.

'Eğitim-öğretim' insan hayatında kritik bir zamana denk geliyor, kağıt üzerinde sistem dışına düşmek ya da sisteme dahil olmak şeklinde iki kutup olarak algılansa da aslında birçok etkeni içeren, birçok katılımcısı olan, sebep-sonuç ilişkileri yumağı bir koca bütün olarak hayatlarımıza yön verebiliyor.

Her çocuk kaliteli bir eğitim-öğretim sistemine dahil olma şansına da sahip değil. Bunun göstergesi her ne kadar maddi olmasa da, kayıtlardan tutun, sosyal haklara erişim, vb konularda gelir düzeyi düşük gruplarda ister istemez bir kıstas haline gelebiliyor.

Sulukule Gönüllüleri Derneği de buradan yola çıkarak ama yalnız çocukların değil, yetişkinlerin de 'Kentsel Dönüşüm' adı altında yıkılan mahalle ile birlikte yıkılan mikro-ekonomilerinin ufak da olsa bir ucundan destek olabilmek, kamu ile aralarında bir köprü oluşturabilmek  için kuruldu.

Dernek çalışmaları kapsamınında sosyal etkinlikler de zaman zaman dernek mekanında zaman zaman civardaki okullarda yapılıyor. Çocukların öğrenme sürecinde okula bağlanmalarını, sevmelerini sağlayabilmek amacıyla renkli ve eğlenceli etkinlikler oluşturmaya çabalıyoruz.

Bu etkinliklerden biri olan yemek atölyesine bu hafta gönüllü olarak sevgili Aslı da katıldı. Çocukların çok sevdiği, besleyici, ucuz ve hazırlaması kolay bir tarif olan kısırı seçtik. Çocukları tüm sürece dahil ederek, onlara aktif roller vererek hangi gıdayı neden yememiz gerektiğini bulmaya çalıştık.

Çocuklar bir yandan baharatların bitkilerin hangi kısımları olduğunu bulmaya çalışırken bir yandan el becerilerini geliştirdiler. Ekmek, bulgur gibi temel gıdaların nereden, kimlerin emeği sayesinde soframıza geldiğini soru cevaplarla tartışarak bulmaya çalıştılar. Tarifte kullanılan malzemeler üzerinden giderek ve saklama yöntemlerine dikkat çekerek gıdaları neden mevsiminde tüketmeleri gerektiğini sorguladılar.

Sonunda zamanı ve yemeği paylaşarak, sohbet ederek kendi hazırladıkları kısırın keyfine varıyorlar. Atölye boyunca  coğrafya, resim gibi birçok değişik bilimsel ve sanatsal alana yer vererek çok yönlü düşünmelerini de teşvik etmeye çalışıyoruz.  Yazı/ Pelin Demireli

Sizler de Pelin ve benim gibi atölye çalışması sonunda bizlere böyle ışıl ışıl gülen gözlerle teşekkür eden miniklerle birlikte olmak isterseniz, sizi de aramızda görmekten çok mutlu oluruz. İmkanları kısıtlı çocuklarımızla bilginizi ve sevginizi paylaşarak destek olmak ve de çok keyifli birkaç saat geçirmek isterseniz, bundan sonraki atölye çalışma tarihini sitemde önceden yayınlayacağım. En kısa zamanda görüşmek üzere...   Mart 2011

Bu tarifi beğendiyseniz, bunları da deneyin. Üye olun yeni tarifler emalinize gelsin.