Limon'u artık hepiniz tanıyorsunuz. Bizim üçüncü oğlumuz. Artık bize ve evimize iyice alıştı. Kıvırcık yemeyi öğrendi (hem de bayılarak), şimdi üzüme alıştırmaya çalışıyoruz. İyice tombullaşıp, büyüyüp güzelleşti. Bir o kadar da sevimli oldu yaramazımız.
Artık bizden biri ya, evde de kendine ait özel yerler oluşturdu. Kafesini açar açmaz doğru oralara. Ama en sevdiği yer kaza geçirip kanadını incittiği yer. Tahmin ettiniz tabii. Salondaki ayna. Oraya gitmesin diye kağıt kapladık, ama o bizden akıllı çıktı. Kağıdı parçalayıp kendini görecek kadar yer açtı. O da yetmedi aynanın içinden tepelere kadar tırmandı. Sonunda ya ayna oradan gidecek, ya da artık sadece Limon'un aynası olacak... Aynada durum böyleyken, Benjamin çiçeğimiz de kendini Limon'a feda etti. Artık Limon'un olan dalları kurumaya başladı. Bu arada onu izlemek o kadar eğlenceli ki, Limon'suz hayat nasılmış hiçbirimiz hatırlamıyoruz...
Yorumlar
yemek yapmayı seven bir genç olduğuna çok sevindim. Eminim senin pilavın benimkinden daha lezzetli olmuştur. Sağlıklı ve başarılı bir hayat için yemek yapmayı lütfen bırakma... Ben de senin yeni denemelerinin sonucunu bekliyorum. Sevgiler...
yenı tarıflerınızıde beklıyoruz....
Sevgiler...
İlginize teşekkür ederiz.
Çimene biz çabuk alıştık. Hepimiz böylr birşey bekliyormuşuz. En karşı çıkan eşim bile işden gelirgelmez kafesin başına gidip birşeyler söylüyor Çimene...
Sanırım Çimen bieze daha zor alışıyor gibi...
Sesi yeni yeni çıkmaya başladı...
Bizde yeşillik koyduk kafesine çok keyifli yiyor, daha başka şey denemedik küçük olduğu için bizde korkuyoruz...
Ablasınınelinden iki gündür yemini yiyor...
Tabii kızım çok seviyor bu gelişmelere...
Ama gençler herşey çabuk olsun istiyorlar çok sabırsızlar...
Bizde limonatayı buradan takib ediyoruz..
Çimenden haberler şimdilik bu kadar...
Sevgiler
RSS beslemesi, bu iletideki yorumlar için